Güzellikleri çok övülen genç bayanları görebileceğini ummuştu, ama yalnız babalarını görebildi. Kızlar bu konuda ondan biraz daha şanslıydılar, çünkü Bay Bingley'nin ceketinin mavi ve atının siyah olduğunu üst kattaki pencereden görme fırsatını bulmuşlardı. Çok geçmeden Bay Bingley akşam yemeği için davet edildi. Ancak Bayan Bennet ne kadar iyi ev hanımı olduğunu göstermek amacıyla yemek listesini hazırlamaya koyulmuşken her şeyi erteleyen bir cevap geldi. Bay Bingley ertesi gün Londra'ya gitmek zorundaymış, bu nedenle davetlerini kabul etme şerefinden mahrum olacakmış; falan filan... Bayan Bennet adeta altüst oldu! Bay Bingley'nin Hertfordshire'a gelişinden hemen sonra şehirde ne işi olabileceğini bir türlü kestiremiyordu; bu gencin Netherfield'a yerleşmeyeceğinden ve sürekli ordan oraya gezeceğinden endişe duymaya başlamıştı. Leydi Lucas, Bay Bingley'nin Londra'ya baloya büyük bir arkadaş grubu getirmek üzere gittiğini söyleyerek Bayan Bennet'ın endişelerini biraz olsun yatıştırdı. Gerçekten de çok geçmeden Bay Bingley'nin baloya beraberinde, on iki bayan ve yedi erkek arkadaşını getireceği konusunda söylenti duyuldu. Kızlar önce bu kadar çok kız geleceği haberine üzüldüler, ama balodan önceki gün Bay Bingley'nin Londra'dan on iki yerine beş kız kardeşi ile bir yeğenini getirdiğini duyunca içleri rahatladı. Oysa grup balo salonuna girdiği zaman beş kişiydiler; Bay Bingley, iki kız kardeşi, büyük kız kardeşinin kocası ve başka bir genç adam.

Bay Bingley yakışıklı ve kibardı; hoş bir yüz ifadesi, rahat ve doğal bir tavrı vardı. Kız kardeşleri de hoş hanımlardı ve adamakıllı şık giyinmişlerdi. Bingley'nin eniştesi Bay Hurst de kibar biri gibi görünüyordu; gelgelelim dostu Bay Darcy uzun boyu, yakışıklılığı ve soylu davranışları ile bütün salonun dikkatini hemen üzerine çekti; o içeri girdikten beş dakika sonra herkesin ağzında bu gencin yılda on bin sterlin geliri olduğu söylentisi dolaşıyordu. Beyler Bay Darcy'nin tam erkek tipli olduğunu ileri sürüyor; kadınlar ise Bay Bingley'den çok daha yakışıklı olduğunu belirtiyorlardı. Kısacası gecenin neredeyse yarısına dek insanların büyük hayranlığını topladı.

Ne yazık ki sonunda tavır ve hareketlerinin uyandırdığı nefret, kendisine karşı duyulan sevgiyi söndürdü. Çünkü kibirli, kendisini arkadaşlarından üstün gören, her şeye burun kıvıran bir adam olduğu anlaşılmıştı. Artık bu genci, kimse arkadaşı Bay Bingley ile kıyaslamaya değer görmüyor, bu suratsızlığını ve sevimsizliğini Derbyshire'daki muazzam serveti bile örtemiyordu.

Bay Bingley çok geçmeden salondaki bütün ileri gelenlerle tanıştı; hayat dolu ve sokulgan bir adamdı; her dansa kalkıyor, balonun erken bitecek olmasına üzülüyor, Netherfield'de bir balo vermekten söz ediyordu. Bu dostluk gösterileri onun karakteri hakkında fazla söze gerek bırakmıyordu. Arkadaşı Bay Darcy ile ne kadar zıttılar! Bay Darcy topu bir defa Bayan Hurst ile bir defa da

Bayan Bingley ile dans etti. Başka kadınlarla tanışmak istemedi; bütün geceyi salonda dolaşıp, arada bir kendi grubundan birileriyle konuşarak geçirdi. Artık karakteri iyice anlaşılmıştı. Bu adam dünyanın en kibirli, en sevimsiz insanıydı ve herkes onun kasabaya bir daha hiç gelmemesini diliyordu. Bay Darcy'ye diş bileyenler arasında, bu adamın tavır ve hareketlerine karşı duyduğu nefreti, kızlarından birini küçümsemesi üzerine büsbütün şiddetlenen Bayan Bennet de vardı.

Elizabeth Bennet, kavalyeler az olduğu için üst üste iki dansta oturmak zorunda kalmıştı. Bu sırada Bay Darcy ona yakın bir yerde duruyordu. Arkadaşını dansa katılmaya zorlamak için dansı bırakıp gelen Bingley ile Darcy arasında geçen konuşmayı genç kız işitebiliyordu. "Haydi bakalım, Darcy," dedi Bay Bingley, "dans et, böyle aptal gibi tek başına durduğunu görmekten nefret ediyorum, Dans etsen çok daha iyi olacak," dedikçe Darcy bu teklifi reddediyordu. "Kesinlikle edemem. Dans ettiğim kadınla aramızda yakın bir tanışıklık olmadıkça danstan nefret ettiğimi bilirsin. Doğrusu böyle bir toplantıda çekilir şey değil. Kız kardeşlerin başkaları ile dansa kalktılar ve salonda başka tek bir kadın yok ki, onunla dansa kalkmak benim için ceza olmasın."

"Dünyayı verseler," dedi Bingley, "senin gibi mızmızlık edemem. Doğrusu bu akşamki kadar çok hoş kızları bir arada görmedim.