Yemek salonundan çıkınca, kız kardeşler, şefkat duygulan uyanarak Jane'in odasına gittiler, kahve içmek için aşağıya çağnlıncaya kadar orada kaldılar. Jane hâlâ çok halsizdi ve Elizabeth gece geç vakte kadar ablasının yanından ayrılmadı. O uyuduktan sonra içi rahatladı ve hiç istemediği halde ayıp olmasın diye aşağı indi. Salonda herkesi kâğıt oyununa oturmuş buldu. Hemen oyuna katılmaya davet edildi. Ama Elizabeth, yüksek parayla oynamalarından kuşkulandığı için, kız kardeşini bahane ederek bu daveti reddetti, aşağıda çok kalamayacağını ve bu süre içinde kitap okuyarak oyalanacağını söyledi. Bay Hurst ona hayretle baktı.
"Okumayı oyuna tercih mi ediyorsunuz?" diye sordu. "Çok tuhaf bir şey." "Bayan Eliza Bennet kâğıt oyununu küçümser," dedi Caroline Bingley. "Kendisi okumaya çok meraklıdır ve başka hiçbir şeyden zevk almaz."
Elizabeth, "Ne bu kadar övgüyü ne de eleştiriyi hak ediyorum. Ben okumaya çok meraklı değilim. Zevk aldığım başka şeyler de vardır," yanıtını verdi. Bingley, "Kardeşinize bakmaktan büyük bir zevk duyduğunuzdan eminim," dedi. "Umarım bu zevk onun tamamen iyileştiğini görmekle artar."
Elizabeth ona yürekten teşekkür ederek üzerinde birkaç kitap bulunan masaya doğru yürüdü. Bingley, ona hemen başka kitaplar getirmeyi önerdi kütüphanesinde ne var ne yoksa getirecekti.
"Keşke daha geniş bir kitap koleksiyonum olsaydı, hem siz yararlanırdınız hem de benim saygınlığım artardı," dedi, "ama ne yazık ki ben tembel bir adamım. Çok kitabım olmadığı halde içlerinde hâlâ okumadıklarım var."
Elizabeth oradaki kitaplarla pekâlâ oyalanabileceğim söyledi. Bayan Caroline Bingley, "Babamın bu kadar az kitap bırakmış olmasına şaşıyorum," dedi. "Oysa Pemberley'de ne kadar olağanüstü bir kütüphaneniz var, Bay Darcy!" Darcy, "Öyle olması gerekir," yanıtını verdi. "Çünkü birçok neslin ürünü." "Sonra siz de buna bir o kadar yenilerini kattınız... Durmadan yeni kitaplar satın alıyorsunuz."
"Böyle bir çağda insanın aile kütüphanesini ihmal etmesini benim aklım almaz." "İhmal mi! O soylu malikânenin güzelliğine güzellik katacak hiçbir şeyi ihmal etmediğinizden eminim. Charles, umarım senin yaptıracağın ev de en az Pemberley'in yansı kadar güzel olur." "Umanm olur."
"Fakat sana gerçekten o civarda bir yer almanı ve Pemberley'yi de örnek tutmanı tavsiye ederim. Zaten İngiltere'de Derbyshire'den daha güzel bir yer de yoktur." "Bütün kalbimle katılıyorum. Hatta Darcy satarsa Pemberley'yi alınm." "Ben senin yapabileceğin şeylerden söz ediyorum, Charles." "Doğrusu Caroline, bence taklit etmektense, Pemberley'yi satın almak akla daha yatkın."
Çevresinde olup bitenler Elizabeth'in zihnini meşgul ediyor, dikkatini kitaba vermesine engel oluyordu. Çok geçmeden kitabı büsbütün bir tarafa bırakarak oyun masasına yaklaştı. Bingley ile büyük kız kardeşinin arasına oturarak oyunu seyretmeye başladı. Bayan Caroline Bingley, Darcy'ye, "Küçük kız kardeşiniz ilkbaharda görüştüğümüzden bu yana boy attı mı? Acaba boyu benimki gibi uzun olacak mı?" diye sordu. "Sanırım olacak. Şimdi aşağı yukarı Bayan Elizabeth Bennet'ın boyunda, belki biraz daha uzun."
"Onu öyle göreceğim geldi ki! Öylesine cici bir kıza ömrümde rastlamadım. O ne yüz, o ne kibar tavırlar! Sonra o yaşta o yetenek. Piyano çalışı da mükemmel." Bingley, "Genç hanımlar bu kadar çok yetenekli olacak sabrı nereden buluyorlar, hayret ediyorum," dedi.
"Bütün genç bayanlar yetenekli mi? Charles ne demek istiyorsun?" "Evet. Sanırım hepsi öyle.
1 comment